Sağlık; kişilerin bedenen, ruhen ve sosyal yönden tam bir iyilik halidir. Sağlıkçı ise bireylerin bu sağlık ihtiyaçlarının herhangi birinden kaynaklanan bir kısıtlama durumunda ona, güler yüzü, merhametli gönlü, profesyonel yaklaşım ve tedavi seçenekleriyle yardım eden sağlık NEFERidir.
Âlem çiçek, sağlıkçı arıdır.
Bir âlemin çiçek olması için çokça çaba gösterip arı gibi çalışandır sağlıkçı.
Örneğin: Her aile, yuvasının meyvesi dünyaya gelmeden önce şöyle dua eder; “Vatana, millete hayırlı evlat olsun”. Sağlıkçı bu dua ile benzeşir. Vatana, millete hayırlı olan, milletin istikbali için sağlık hizmeti vermeye nefer, insanların en zor anlarında yanında olan, güler yüzü, sabrı, samimiyeti, beceri ve zekası ile yer alır. Dinimizin buyurduğu gibi “Komşusu açken kendisi tok yatan bizden değildir” ilkesini felsefe alır sağlıkçı. Bu ilkeyi, sağlık mesleğine uygun yorumlar isek; hasta, hasta yakını veya sıkıntısı olan kişi veya kişiler varken onları görmezden gelip yaşamak, bir sağlıkçıya göre değildir. Bir kişi acı ve sıkıntı içindeyken yardım etmek, destek olmak sadece sağlıkçının değil, insanlığın da boynunun borcudur. Bu konuda sağlıkçı, hasta ile birebir iletişim halindedir ve vazifesini hakkıyla yapmış olursa hastanın en büyük destekçisi olmuş olur ayrıca inşallah böylelikle Allah’ın rahmet nazarıyla baktığı kullarından olur.
Sağlıkçı Allah’u Teâla’nın şifasını, aslında her hastalık için Allah’ın mucizesi olan tedaviyi insanlara taşımakla adeta Rabbimiz tarafından görevlendirilmiş kişilerdir. Rabbimiz sağlıkçıları kendi şifasını götürmekte elçi kılmıştır. Bir sağlıkçının bu hususlar çerçevesinde, Hz. Eyüp gibi sabırlı, Peygamberimiz (sav.) gibi merhametli ve sevgili, Hz. İbrahim gibi inançlı ve tabi diğer tüm İslam büyüklerinin özelliklerini taşıyacak Allah’ın istediği vazifeleri yerine getirecek bir yapıda olması gerekir.
Dünyanın her yerinde “sağlık” kişinin, sahip olduğu en büyük zenginliktir. Çünkü sağlığın yerini hiçbir şey tutamaz. Kişi sağlığı yerinde olunca her şeyi yapabilecek gücü olur. Ama yeri gelir her şeyi ile sağlığı alamayabilir. Atamız Kanuni Sultan Süleyman’ın da dediği gibi; “Olmaya cihanda bir nefes sıhhat…”. Aynen böyledir. Cihandaki her şeye değerdir, kişinin sıhhatliyken aldığı her bir nefes.
Peki, sağlık en küçük yaştan, en büyük yaşa kadar hayatımızın her döneminde bu kadar önemliyse, düşünsenize sağlığımız aksi yönde giderken Rabbimiz bizleri sağlık imtihanı ile sınarken, Rabbimizin şifası hastalara taşıyan bir neferi olmak, onların en zor anlarında yanlarında olup acılarını dindirmek, dualarını almak, onlarla gülümsemek, onlarla ağlamak, dünyada yapılabilecek en gözde değerli mesleklerden birisidir. Meslekten de öte belki…
Maddiyattan çok manevi yönü daha kuvvetli olan bir meslektir. Ve dahi, birçok mesleğimiz gibi…
Sağlıkçı olmak vatana, millete, İslam’a yapılan hizmetlerin en gözde mesleklerinden birisidir. Bu meslek sayesinde sağlık neferi, birçok insana ulaşmış ve bir vesile ile Allah’ı, İslam’ı da anlatmış, tebliğ vazifesi sorumluluğu gereği İslam’a davet etmiş olur. Sağlık neferi olmak vazifesini hakkıyla yapan biri için hem kendi, hem çevresi adına bu dünyayı ve öteki dünyamızı kurtarmamızı sağlayacak mesleklerden biridir. Ve dahi, birçok mesleğimiz gibi…
Allah herkese mesleğini hakkıyla yapmasını nasip etsin. Âmin…
Yazan, Peray Daşdemir ( Sağlık Neferi )