-I-
İlk sayfadır bu
Hayatıma dair açtığım
Dipsiz mağara kadar ürpertir beni
Gözlerimin yeşilliğine çalınan
Heves birikintileri
Kâm almaya bırakılmıştık
Şehrin kollarına
Râm olarak uyandırıldığımız bir sabah
Ve hayat
Doğurgandı
Taşıyacak kadar
Tek batında
Tüm paradoksları
İfratları ve tefritleri
Her vesile ile yapışılan
Tevessüle şayan idolleri
-II-
Bu sahne
Bu dekor ürkütüyor beni
Sükût orucuna niyetlendiğim her sabah
Yapıştırılıyor ağzıma
Hiç tanımadığım küfürler
Bu modernizm ürkütüyor beni
Her gün terk eder yuvasını
Yeşilimtırak gözlerim
Ölümünü reklam yapıp
Öldüren fanileri gördükçe
Ayağımı kaydırıyor her adımda
Hayata viagra kusan kaldırımlar
Ve tüm piç vitrinler
Çekiştiriyor
Hayata dair tüm saflığımı
-III-
Ey bukalemun doğuran hayat
Tüm renklere makyajı sen öğrettin
Artık renk körleri prim yapıyor
Ve çağın tüm aşklarını
Bukalemunlar yükleniyor
Âh sen ne ressamsın
Senin tuvalinden fışkırır
Şehrin suratına
Haykırışlar kahkahalar
Çığlıklar
Ve karınca sesli palyaçolar
Ey ins
Ey beşer
Dinle şu vaveylâyı
Her şey insanlar gülerken oluyor
Mutluluğu tanrılaştırırken
Haber bültenleri
Sizden her dâim gülmenizi bekliyor
Yaşamın yüksek seviyesi
Ben bu transparan gülücükleri
İyi tanırım
Sabıka kaydına gerek yok
Eğer dikkatli bakarsanız
Sahnedeki rolünüzün farkına varırsınız
Size suflörlük yapanın
Papağan olduğunu
Ve tek izleyicinin kendiniz olduğunu
Duyduğunuz tüm alkışların
Kalp atışlarınız olduğunu
Anlarsınız
İşte o an
Gözlerinize çekilen tüm renkler
Aslına döner
-IV-
Gel benim ölümüm
Gel hayatımın kapanmayacak parantezi
Ölümüm (ölüm…
İçine ne varsa atıyorum
Tüm eski ve yeni düşüncelerimi
Günaha ve sevaba meyilli adımlarımı
Kardeşlerimden sayısını bilmediğim
Ebeveynimden öf’leri sayamadığım
Karım ve çocuklarımdan
Kaçacağım tüm siyah yüzleri
Ve
Tüm beyaz noktacıkları
Zerrelerime kadar işleyen
Hayata dair ne varsa ÖPS’ye teslim
-V-
Gel benim ölümüm
Seni tanıştırayım
Tanıyan herkesle
Senden korkan
Seni bekleyen
Fanilerle
Ey benim ölümüm
Beni sar
Beni sars
Beni yut
Beni tut
Beni vur
Bende dur
Ben seni akrebin üzerinde bekliyorum
Etrafım ateş topu
Yazan, Ali Osman Balcı