İHH İnsani Yardım Vakfının Halep’teki Müslüman kardeşlerimiz için başlattığı bu çağrı önemliydi. Kimse katliama sessiz kalamazdı. Kalmamalıydı. Mazlumların yüzü gülmeli, zalimlerin ise direnci kırılmalıydı. Gerek sivil toplum kuruluşları gerekse halk Elele gönül gönüle olmalı bir şeyler yapmalıydı…

Dünya Müslümanlarının, Halep’teki görüntüler karşısında içi yanıyor, Dualar ediyor, yardımlar topluyor, yerinde duramıyordu kalpler, İhh’nın “Halep’e yol aç” konvoyu bu açıdan önemliydi.

Konvoy da genci yaşlısı herkes vardı. Yola çıkmıştı mazlum dostu halk, sırasıyla Kocaeli, Sakarya, Düzce, Ankara, Konya ve Adana’ya geçerek, oradan da Hatay Reyhanlı’ya varmıştı. Her durduğu ilde katılanların sayısı ile yoluna devam ederken, her durakta dualar aldı zorlu yolun yolcuları, yardım etmek için yarıştı adeta iller…

Cuma gecesi Reyhanlı’ya varıldı. Bizde karadan katılamadığımız bu yardım konvoyuna hava yolu ile katılmak için Cuma akşamı İstanbul’dan yola çıktık. Sadece bizde değildik yola koyulanlar, Cuma akşamı Hatay ve Adana’ya giden tüm uçaklar doluydu. Daha önceden tanıştığımız bazı kardeşlerimizle havaalanında karşılaştık onlarda bizler gibi konvoya katılmak için yola düşmüşlerdi. Havaalanında uçağı beklerken 1 saat rötar haberini aldık, o vakitlerde İstanbul’da da kar yağışı kendini göstermeye başlamıştı. Pist kar yağışının etkisiyle bembeyaz olmuştu. İçimizde bir burukluk hali başladı. “Ya sefer iptal edilirse” demiştik aramızdaki konuşmalarda, ama sonunda haber geldi Allaha şükür böyle bir şey olmadı uçuş için hazırdık ve Hatay’a doğru yol aldık. Gece Antakya havaalanına inmiştik. Şehrin her yerinde Halep için gelen kardeşlerimiz vardı. Kimse uykuyu düşünmüyor bir an önce bir şeyler yapmak istiyordu. Bizde gecemizi havaalanı mescidinde geçirdik. Sabah Reyhanlı sokakları ülkemizin çeşitli illerinden gelen kardeşlerimizle doluydu. Kimi içini ısıtmak için çorba içiyordu. Kimi az da olsa bir şeyler atıştırıyordu. Saat 11.00 gibi Reyhanlı’da İhh bir miting düzenlemişti. Mitingde İhh başkanı Bülent Yıldırım, Gazeteci yazar Adem Özköse, Dr. İhsan Şenocak ve Memur Sen genel başkanı Ali Yalçın konuşma yaparak, ümmetin umudu Türkiye halkının duyarlı olmasını ve daha bir çok konu hakkında bilgilendirme yaptılar. Miting esnasında bizde bazı kardeşlerimizle Cilvegözü sınır kapsındaydık. Basın mensupları ve yardım kuruluşları da oradaydı. İhh, Kızılay, Afad, Memursen, Hayrat Vakfı ve daha birçok STK herkes hazır orada bekliyordu. Yardım için her an kardeşlerimiz gelecek şekilde hazırlıklar yapılıyordu. Umutla bekleyiş devam ediyordu. Sınırda bu esnada İdlip ten sıfır notasından gelen yetkililerden devamlı bilgi alıyorduk. Bekleme devam ederken çadır kente giden ambulansların sayısını sayamıyorduk, devamlı siren sesleri vardı. Yaralıları Reyhanlı’daki hastanelere taşıyordu ambulanslar, insan çok üzülüyor ama elden gelenler kısıtlı, ambulanslarla birlikte cenaze araçları da sınırın ötesine gidiyor ve geliyordu. Bu arada yardım tırları da kilometrelerce kuyruk oluşturmuş sıra bekliyorlardı. Bir an önce yardım malzemelerini götürmek için. Ve öyle de oldu, yardımlar yerlerine ulaştı, çadır kent kuruldu, eksikler halaa var ama elimizden gelenin daha fazlasını yapmaya devam edeceğiz. Ve bizler, Allah’a şükür deryada bir katre misali şimdilik üzerimize düşeni yapmaya çalışmanın huzur ve daha neler yapabiliriz hüznü ile dönüş yoluna koyulduk.

Ama tekrar döneceğiz…

Yazan, Zafer Şahinoğlu