İyi bir başlangıç için irdeleyeceğimiz ilk nokta; Bakan göz mü? yoksa Gören göz mü? olduğumuzdur.
Fotoğrafta bakmak ve görmek kavramları kendi içlerinde usta-çırak ilişkisinin sürecini yansıtırlar. Bu bakımdan fotoğrafta ilk gün bakmak kavramının neyi ve neleri ifade ettiğine değineceğiz. Kişiden kişiye göre değişen bakmak kavramı; hayatımızda olup biten durumlara nasıl ayak uydurduğumuz veya nasıl karşılık verdiğimizle bağlantılıdır. Bu durumlar bazı olaylara genel bir bakış açısı sağlarken bazı olaylara da öznel bir bakış açısı getirmektedir. Bizler bazı noktaların etrafında birleşirken bazı noktalar etrafında da fikir ayrılığı yaşıyoruz. Burada Bakan Göz durumu geniş bir perspektifle ele alırken, Gören Göz ise geniş perspektifin içerisinden birçok perspektif elde etmektedir.
Bakmak kavramı hikayeyi oluşturmakta Görmek kavramı ise oluşan hikayeyi açıklamaktadır. Fotoğrafta ilk gün hikayeyi bulmalı açıklama yapmak için uğraşmamalıyız. Fotoğraf gelişimi, süreç içerisinde geliştiği için süreci iyi takip etmeli, iyi bakmayı ve iyi görmeyi arzulamalıyız.
Bu sıralama sayesinde başlangıç olarak “iyi” diyebileceğimiz sürece doğru adım atmış olacağız. Bir şey nasıl başlarsa öyle devam eder hakikati bizi başlangıçta mükemmelliğe değil, kaliteli bir iyiye hazırlamalıdır. İyi ve Kalite birleşince fotoğraf makinası sadece makina, göz sadece göz olmaktan çıkar. Bir bütün haline gelir ve böylece fotoğraf artık fotoğraf değildir.
Ete kemiğe bürünmüş bir canlı,
Bir ruh,
Bir mesajdır…
İlk gün aslında, iyinin, kalitenin, gelmekte olan günlerin devamı ve son günün de habercisidir…
Yazan, Suat Tor